Basın bülteninizi yazıp, haberinizi medya listeleri ve haber ajansları aracılığıyla gazetecilere servis ediyoruz. Medya takibi yapıp raporluyoruz.
İran, Pakistan, Hindistan ve Çin gibi Asya ülkelerinin vatandaşları, ABD’ye gidebilmek için Türk pasaportuna akın ediyor. Türkiye’ye kalıcı olarak yerleşmeyen göçmenler, Türk pasaportunu ABD’ye geçiş hakkı için kullanıyor.
Uluslararası Göç Örgütü’nün (IOM) 2020 yılı verilerine göre dünyadaki göçmen sayısı 272 milyona ulaştı. Dünyada en çok göçmene ev sahipliği yapan ülke ABD olurken, en çok göç veren ülke sıralamasında Hindistan ilk sırada geliyor. ABD, göçmen kabulünde izlediği politika ile de dikkat çekiyor. Ülkeye katma değer katacak kişilere öncelik veren ABD, E2 yatırımcı vizesi için Amerika ile karşılıklı ticari anlaşması olmayan Hindistan ve Brezilya gibi ülkelerden başvuru kabul etmiyor. Bu durumun göçmenleri farklı ülkelerden vatandaşlık almaya yönelttiğini belirten ABD merkezli danışmanlık şirketi Mina International Consulting’in Yöneticisi Nermin Aldemir, “Ülkemizde vatandaşlık işlemlerinin hızlı ve kolay olması, Türkiye’ye gelerek Türk vatandaşlığı almayı ve daha sonra Türk vatandaşlığı üzerinden ABD’ye geçiş yapmayı göçmenler için cazip hale getiriyor.” dedi.
Göçmenlerin büyük bölümünün ABD’ye yerleşerek yaşam koşullarını iyileştirmek istediğini söyleyen Mina International Consulting Yöneticisi Nermin Aldemir “ABD, en çok göç alan ülke olmakla birlikte, zaman içerisinde göçmenlik yasalarında çeşitli kısıtlamalara giderek öncelikle ülke ekonomisine katkıda bulunacak, çalışarak ülkeye değer katacak, belirli kriterlere sahip olan göçmenleri ilk sırada kabul ediyor. Ülke göçmenlik otoritelerince en çok tercih edilen göçmenlik başvurularının ise EB-1 (birinci tercih edilen) ve EB-2 (ikinci tercih edilen) vizesi olarak adlandırılan kalıcı ikametgah (Green Card) başvuruları olduğu görülüyor. Bu vize kategorileri tamamen başvuru sahibinin eğitimi ve iş deneyimi gibi ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Servisi tarafından belirlenen kriterlerin varlığının ispatı ile onaylanıp, herhangi bir yatırım yapılmasına ihtiyaç olmadan başvuru sahibine Green Card elde etme imkanı veriyor. Yasadışı yollarla ülkeye girmeye çalışan düzensiz göçmenler ya da ülke ekonomisine yük getirecek göçmenler yerine; belirli niteliklere sahip göçmenlere öncelik veriliyor.” ifadelerini kullandı.
ABD ile ticari anlaşması olmayan ülke vatandaşlarının ABD’de geçici vize kategorisindeki E2 yatırımcı vizesine başvuru yapamadığının altını çizen Nermin Aldemir, “Bu sebeple Amerika ile karşılıklı ticari anlaşması olmayan Hindistan ve Brezilya gibi ülkelerin vatandaşları, önce Amerika ile karşılıklı ticari anlaşması olan bir ülkenin vatandaşlığına başvuru yapıp, hak kazandıktan sonra hak kazandığı vatandaşlık üzerinden Amerika’daki yatırımcı vizesine başvuru yapabiliyor. Öte yandan Amerika EB-1 ve EB-2 vizelerine başvurup ‘Green Card’ hakkı elde eden Hindistan ve Çin vatandaşları, ülkelerinden çok sayıda başvuru olması sebebiyle 10 sene gibi uzun sürelerde bekletiliyorlar. Bu kadar süre beklemek istemeyenler ise başka ülkelerin vatandaşlığı üzerinden ABD’ye gitme yollarını arıyor. Bu durumda da önce Türkiye’ye gelerek Türk vatandaşlığı kazanmak, daha sonra Türk vatandaşlığı üzerinden E2 yatırımcı vizesi ile geçiş yapmak cazip hale geliyor.” şeklinde konuştu.
2018 yılında Vatandaşlık Yasası’nda yapılan düzenleme kapsamında 250 bin dolar karşılığı konut alan yabancılara vatandaşlık hakkının tanınması ile yabancılara satılan konut sayısında ve Türk vatandaşlığı başvurularında ciddi bir artış gözlemlendiğini belirten Nermin Aldemir, “Türk vatandaşlığının son dönemlerde bu denli popüler olmasının başlıca nedenleri arasında 1 milyon dolardan 250 bin dolara indirilen yatırım tutarı, belirli bir süre ikamet etme şartı aranmaksızın hızlı bir şekilde vatandaşlık alınması, bir çok ülkeye vizesiz giriş hakkının tanınması ve Amerika’ya vize başvurusunda bulunulabiliyor olması yer alıyor. Türkiye bir bakıma, göçmenlerin hayallerine açılan kapının altın anahtarı olarak konumlanıyor.” dedi.
Bilgi İçin: Tülay Genç | [email protected] | +90 (212) 635 70 68