Basın bülteninizi yazıp, haberinizi medya listeleri ve haber ajansları aracılığıyla gazetecilere servis ediyoruz. Medya takibi yapıp raporluyoruz.
B2Press’in araştırmasına göre dünya genelinde 970 milyon insan zihinsel sağlık problemleriyle mücadele ediyor. En sık rastlanan problemler ise depresyon ve anksiyete. Kadınlar depresyon yaşadıklarını erkeklerden daha fazla kabul ederken Türkiye’de erkekler ya depresyonda olduğunun farkında değil ya da bu durumu kabul etmiyor.
Washington Üniversitesi Sağlık Ölçüm ve Değerlendirme Enstitüsü (IHME) ile Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) verilerini inceleyen Online PR Ajansı B2Press, zihinsel sağlık problemlerini mercek altına aldı. Yapılan incelemede dünya genelinde 970 milyon kişinin zihinsel sağlık problemleri ve madde kullanım bozuklukları yaşadığı görülürken, en sık rastlanan problemlerin ise depresyon ve anksiyete olduğu gözlemlendi. Zihinsel sağlık problemleri veya madde kullanım bozukluğunun ülkelerdeki nüfus oranına göre yayılımını inceleyen B2Press; depresyon, anksiyete, duygusal yeme bozuklukları, şizofreni, alkol veya ilaç kullanım bozuklukları gibi pek çok problemin yüzde 18,38 ile en çok Avustralya’da, yüzde 17,73 ile İran ve yüzde 17,7 ile Grönland’da görüldüğünü açıkladı. Türkiye’de ise zihinsel sağlık problemleri ve madde kullanım bozuklukları yaşayanların oranı nüfusun yüzde 14,31’ine denk geliyor.
Ruhsal bozukluklar içerisinde depresyonla mücadele eden nüfus oranına bakıldığında ise Grönland yüzde 6,23 ile ilk sırada yer alırken, Fas yüzde 5,47 ile ikinci ve İran yüzde 5,08 ile üçüncü sırada yer alıyor. Türkiye’de ise nüfusun yüzde 3,72’si, yani yaklaşık 3 milyon insan, depresyonla mücadele ediyor. B2Press’in derlediği verilere göre ülkemizde ruh sağlığına toplam sağlık bütçesinin %1’inden daha az pay ayrıldığı tahmin edilmekle birlikte, dünya genelinde 100 bin kişiye düşen psikiyatri uzmanı sayısı 4, Avrupa Birliği ülkelerinde 9 iken, Türkiye’de bu oran 1,6 olarak kayıtlarda yer alıyor.
B2Press’in incelediği OECD Avrupa Sağlık Araştırması’na göre, kadınlar depresyon yaşadıklarını erkeklerden daha fazla kabul ediyor. OECD ülkeleri arasından araştırmaya katılan kadınların yüzde 10’u son 12 ay içinde depresyonda olduğunu ifade ederken, erkeklerin ise yüzde 6'sı depresyon yaşadığını belirtiyor. Birçok ülkede erkek ve kadınlar arasındaki oransal fark yüzde 1 ile 4 arasında değişirken Türkiye’de bu oran yüzde 10’a ulaşıyor. Türkiye’de özellikle erkekler depresyonda olduklarının ya farkında değil ya da bu durumu kabul etmek istemiyorlar.
Depresyon ile mücadele okul ve iş yerinde üretkenlikte azalma, toplumsal uyumsuzluk gibi etkilerinin yanı sıra tedavi maliyetleri ve iş gücü kaybıyla ciddi ekonomik yüklere neden oluyor. Fransa’da depresyon sebebiyle işe devamsızlık sonucunda yılda 30 milyondan fazla gün çalışmadan geçerken, ABD’ye yıllık 50 milyar doların üzerinde maliyet doğuruyor. Mali yük bir kenara depresyon ileri aşamada intiharlara neden oluyor. Dünyada her yıl 800 bin insan intiharlar sonucunda hayatını kaybederken, 15-29 yaş arası bireylerin ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer alıyor.
Bilgi İçin: Tülay Genç | [email protected] | +90 (212) 635 70 68