web
    stats
KÜTÜPHANE

Kişisel PR Çalışması Nasıl Yapılır?

Kişisel PR Çalışması Nasıl Yapılır?
27.03.2023

Bireyler de tıpkı şirketler gibi isimlerini birer marka haline getirebilir. Markalaşmanın yolu da etkili bir PR çalışmasından geçer. Etkili PR çalışmalarının vazgeçilmezleri arasında da şüphesiz, basın bültenleri yer alır.

Kişisel markalaşmada takip edilmesi gerekenleri, sağlık gibi kritik alanlarda yapılacak kişisel PR çalışmalarının kurallarını ve genel anlamda sürecin nasıl ilerletileceğini sizin için derledik. Kişisel PR çalışması nasıl yapılır? Kişisel markalaşmada takip edilmesi gereken 5 adım nedir? Bu konuda aradığınız tüm cevaplar blog yazımızda!

Türkçe karşılığıyla halkla ilişkiler olarak da bilinen PR, sadece şirketler ve onların markaları için değil, kişiler için de yapılır.  İster belli bir alandaki uzmanlıkları olsun, ister ürettikleri bir ürün olsun, kişilerin de hedef kitleleri tarafından tanınmaları ve isimlerini birer marka haline getirmeleri amaçlanabilir. Faaliyet gösterdiği alan her ne olursa olsun ürün, hizmet veya değer üreten her isim, hedef kitlesine ulaşabilmek için bir “marka” olarak konumlanmalıdır.

İsimlerin markalaşabilmesi ise seslerini hem faaliyet gösterdikleri sektöre hem de sundukları ürün ve hizmetlerin odağındaki kitleye duyurabilmelerine bağlıdır. Söz konusu bağlamda devreye giren “kişisel PR çalışmaları”, bireylerin isimlerinin ve faaliyetlerinin tanınmasını, marka bilinirliği oluşturulmasını, imaj yaratılmasını ve itibar sahibi olunmasını sağlar. Tüm bunların gerçekleştirilebildiği başarılı bir PR çalışması için temel şart, kişilerin hedef kitleleriyle temas halinde olmasıdır. Hedef kitle, medya aracılığıyla kişilerin faaliyetlerinden, ürettikleri hizmet ve ürünlerden haberdar olur. Hedef kitle ile iletişim kurmanın yolu ise medyada görünür olmaktan geçer.

Halkla ilişkiler çalışmalarında basın iletişiminin ve medya görünürlüğünün anlamına dair ayrıntıları derlediğimiz bu yazı ilginizi çekebilir

Kişisel PR yapılırken öncelikle söz konusu ismin bir marka olarak basın nezdinde tanınması gerekir. nun için basın mensupları, basın bültenleri, röportaj ve özel haberler aracılığıyla kişi ve faaliyetleriyle ilgili önemli bilgi ve gelişmelerden haberdar edilir. Basın nezdinde güçlü bir imaj çizen ve itibar sahibi olan kişiler, medyaya yansıyan marka lehine haberlerle hedef kitleleri tarafından tanınır ve bu şekilde marka bilinirliği oluşturur. PR çalışmalarıyla öne çıkan isimler ilgi uyandırır ve hedef kitleleri tarafından yakından takip edilir. Başarılı bir kişisel PR çalışmasının neler yapabildiğini, ne gibi getirileri olduğunu aşağıdaki örneklerle daha iyi anlayabiliriz:

Başarılı kişisel PR örnekleri

Haluk Levent

Etkili ve başarıyla yürütülmüş bir kişisel PR çalışması için verilebilecek en güncel örnek, günümüzde yardımseverliği ve kurucusu olduğu Ahbap Derneği ile deyim yerindeyse bir iyilik elçisi olarak konumlanan Haluk Levent üzerinden verilebilir. Bugün milyonlarca insanın kalbini ve güvenini kazanan sanatçı, müzik dünyasına girmeden önce gayrıresmi yollardan borç almış ve 1989 yılında çekte tahribat suçu işlediği gerekçesiyle 9 ay 15 gün cezaevinde kalmıştır.Sanatçı, bir borcunu ödeyemediği için 2014 yılında 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştır.

Tüm bu güven zedeleyici gelişmelere karşın, hedef kitlesiyle olan samimi ilişkisi ve tüm şeffaflığıyla daima medyada görünür oluşu, Haluk Levent’in hem halk hem de basın nezdinde öncelikle dürüst bir imaj çizmesini sağlamıştır. Günümüzde konserlerinden ve yer aldığı reklam filmlerinden elde ettiği gelirin büyük bir kısmını hayvanlar ve ihtiyaç sahibi insanlar için harcayan, aynı zamanda hak arayışlarına destek veren ve ilgili hukuki süreçleri takip ederek tüm şeffaflığıyla halka ve basına yansıtan Haluk Levent, bu sayede insanların güvenini kazanmış ve hatta yardım gerektiğinde Türkiye’de akla gelen ilk isim olmayı başarmıştır.

Michael Jordan

Başarılı ve dikkat çekici bir diğer örnek ise dünyanın en iyi basketbolcusu olarak tanımlanan Michael Jordan üzerinden verilebilir. Jordan’ı yalnızca basketbol dünyası için değil herhangi bir spora ilgisi olmayan insanlar için de değerli bir isim ve günün sonunda bir marka haline getiren şey, çizdiği başarılı imaj olmuştur. Jordan, alanındaki başarısının, disiplinin, şampiyonluklarının ve ödüllerinin yanı sıra kişiliğiyle, çocuklarla olan bağıyla ve haksızlıklara karşı duruşuyla da halk nezdinde takdir ve itibar kazanan bir isim haline gelmiştir.

Jordan’ın çizdiği bu imaj, mütevazı tavrı, basına yansıyan demeçleri ve üçüncü kişilerin hakkında bildirdiği görüşlerle de pekişmiştir. Bu sayede gerçek anlamda da bir markaya dönüşerek Nike’in Air Jordan adlı basketbol ayakkabısı serisine de ilham veren Michael Jordan, basketbol kariyerine devam etmemesine rağmen hem adını taşıyan ürünlerle, hem de kişiliğiyle tüm dünyanın tanıdığı ve saygı duyduğu bir marka olarak konumlanmaya devam etmektedir.

Yukarıdaki örneklerde gördüğümüz gibi, yer aldığı sektörde öncü hale gelmek isteyen kişiler imaj yaratmak ve itibar kazanmak için kişisel PR çalışmalarının görünürlük kazandırma gücünden faydalanırlar. Ama bu noktada bazı önemli hassasiyetlere sahip sektörler de mevcut. Örneğin, doktorlar ve sağlık kurumları reklam ve tanıtım kuralları çerçevesinde iletişim ve PR çalışmaları yürütebilir mi? Bu sorunun cevabını verirken, sağlık iletişimindeki etik kurallara ve doktorların kişisel PR çalışmalarına ne oranda katılabileceğine ayrıntılı olarak değinelim.

Doktorlar kişisel PR çalışması yapabilir mi?

İnsan hayatı için en önemli hizmetlerden birini sunan sağlık sektörü, toplumun tamamına hitap eden sayılı alanlar arasındadır. Sektörün başlıca oyuncuları olan doktorlar ise danışanların ihtiyaçlarına yanıt vererek toplum sağlığını en üst düzeyde tutmak için çalışırlar. Doktorlar ve danışanlar arasındaki iletişim, bilgi ve güvene dayanır. Özellikle tanı ve tedavi sürecinde kritik rol oynayan bu iki etmenin doğru yönetilmesi, hem danışanlar hem de doktorlar için büyük önem taşır. Tam da bu noktada karşımıza çıkan PR çalışmaları, doğru bilginin aktarılması ve güven tahsisinin sağlanması için en etkili yöntemdir.Bu bağlamda doktorlar, etik kuralları çerçevesinde belirli hassasiyetleri gözeterek PR çalışmaları yapabilirler. Çünkü verilen desteğin sonucu asla öngörülemez. Bu nedenle ancak belirli kısıtlar çerçevesinde iletişim çalışmaları yapılabilir.

Bu konuda biraz daha derinleşmeden önce, ayrıntılı bilgiyi bulabileceğiniz “Doktor, klinik ve hastanelerin tanıtımı nasıl yapılır?” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.

Günümüzde doktorlara ulaşmak isteyen hasta ve hasta yakınları önce internet üzerinden ayrıntılı bir arama yapıyor. Bu internet aramalarında doktorların uzmanlık alanında yayınladığı bilgilendirici yazıları okuyor, benzer hastaların kendisiyle geçirdiği süreci öğreniyor, bir kamuoyu önderi olarak basına ne gibi demeçler verdiğini görerek hangi özellikleriyle öne çıktığını bilmek istiyor. Güven inşasında belirleyici rol oynayansa, tüm bu bilgilerin ulaşılabilir olmasından geçiyor. Durum böyle olunca haber çalışmaları ya da PR, doktorlar için de hiç olmadığı kadar etkili bir yöntem haline geliyor. Medyada görünürlük, doktorların etik kuralları gözeterek kamu nezdinde başarılı ve güvenilir bir imaj yaratması için öne çıkıyor. Hatırlatmak gerekirse, iyi bir imaj, aslında doktorların uzmanlık alanlarındaki hakimiyetlerinden ve imza attıkları başarılar üzerine inşa oluyor. PR çalışmaları burada yalnızca hasta ve hasta yakınlarının söz konusu alanın uzman isimlerine ulaşmasını kolaylaştırma rolünü üstleniyor.

 

 

Doktorların PR yaparken dikkat etmesi gereken 5 etik kural

İstanbul Tabipler Odası tarafından yayınlanan “Sağlık Alanındaki Reklam Yasağı ve Tanıtım Kuralları Hakkında” başlıklı etik kuralları bu noktada hatırlamak gerekiyor.  Doktorların reklam ve tanıtımda öne çıkan 5 etik kuralı ise aşağıdaki gibidir. 

  • Sağlığı koruyucu ve geliştirici nitelikte, toplumu bilgilendirmeye yönelik içerik paylaşılabilir. Doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmamış bilgilere yer verilemez.

  • İnternet ortamında hasta bizzat muayene edilmeden, yöneltilen soruların yanıtlanmasıyla tedavi önerilerinde bulunulamaz.

  • Meslektaşlar veya sağlık kurum ve kuruluşları arasında rekabete yol açan, hekimliğe ve sağlık kuruluşlarına ticari bir görünüm veren, reklam niteliği taşıyan ve diğer sağlık kurum ve kuruluşları ile hekimleri kötüleyen ibarelere yer verilemez.

  • İfadelerde muayene ve tedavi ücreti belirtilemez; kampanya veya promosyonlar dahilinde ücretsiz muayene vaat edilemez. 

  • Etik kuralları ve hasta hakları ihlal eden, abartılı, insanları yanıltıcı, korku veya paniğe düşürücü, yanlış yönlendirici, gerçeğe aykırı ifadeler kullanılamaz.

Doktorlar gibi, avukatlar da reklam ve tanıtım faaliyetlerinde belirli mesleki kısıtlamalara sahiptir. Bu konuya dair ayrıntılı bilgiyi “Avukatların ve hukuk bürolarının tanıtımı nasıl yapılır?” başlıklı yazımızda derledik.

Görüldüğü üzere tüm bu süreçte esas olan, doğru bir iletişim stratejisiyle ilerlemek ve doğru zamanda, doğru yerde, doğru sözü söylemektir. Aslolan bu sürecin adım adım nasıl ilerletilmesi gerektiği. Bu noktada özellikle dikkat edilmesi gerekenleri başlıca 5 maddede sıralayabiliriz.

 

Etkili bir kişisel PR çalışması için takip edilmesi gereken 5 adım

 

  • Hedef kitlenizi belirleyin

Hedef kitleyi tanımak, kişisel PR çalışmasının ilk aşamasıdır. PR çalışmanızın odağına ister belli bir alandaki uzmanlığınızı, ister kişisel markanızı alın; hedef kitlenizin kim olduğunu bilmek, yapacağınız PR çalışması için yol haritası oluşturmanızı kolaylaştırır. Bu noktada sesleneceğiniz kitlenin yaş aralığını, kültürel ve demografik özelliklerini, ilgi alanlarını, ekonomik düzeylerini, bilgiye ulaşmada kullandıkları araçları, hangi platformlarda aktif olduklarını ve sosyal medya kullanım alışkanlıklarını bilmek, iletişimde kullanacağınız dili ve kanalları belirlemek açısından elzemdir. Ancak bu sayede nasıl bir stratejiyle ilerlemeniz gerektiğine karar verebilir ve PR çalışmanızdan verimli geri dönüşler alabilirsiniz.

  • İlgi çekecek içeriklerle gündeme gelin!

Kişisel PR çalışmasından temel beklenti, ilgiyi kişiye çekmek, basın ve hedef kitlede merak uyandırmak ve böylece olumlu bir algı oluşturmak için zemin hazırlamaktır. Bunun için hedef kitleyi doğrudan ilgilendiren ve dikkat çekecek önemli konu ve gelişmelerle gündeme gelmek gerekir. Bu noktada en etkili araç ise basın bültenleridir. Kişiye ve faaliyetlerine dair önemli bilgi ve gelişmelerin basına ulaştırılmasını sağlayan basın bültenlerinin medyada yer alabilmesi için önce gazetecilerin dikkatini çekmesi gerekir. Basın bülteninin ilgi çekici, güncel ve güvenilir kaynaklara dayanması, yani haber değeri taşıması durumunda haberinizin gazeteciler tarafından değerlendirilerek çeşitli medya kanallarıyla hedef kitlenize ulaşır.

  • Gazetecileri tanıyın!

Gazeteciler, kişisel PR çalışmalarının başarılı olmasında büyük rol oynarlar. Bu nedenle basın iletişimi noktasında titiz davranmak, sektörün dinamiklerini bilmek ve basın mensuplarıyla karşılıklı anlayış temeline dayalı ilişkiler yürütmek gerekir. Basın bültenleri aracılığıyla gazetecilerle ilişki kurarken ilgi alanlarını uygun içerikler paylaşmak, iletişimin dozunu iyi ayarlamak ve özellikle haber değeri konusundaki hassasiyetlerini daima göz önünde bulundurmak önemlidir. Kişilerin basın nezdinde iyi bir imaj çizmesi ve markalaşma yolunda ilerleyebilmesi ancak bu şekilde mümkün olur.

  • Dijital medyanın gücünden yararlanın!

Dijital dünyada var olmadan etkili bir kişisel PR çalışması yürütmek mümkün değildir. Ancak teknoloji çağına paralel olarak değişen medya dinamiklerini de göz önünde bulundurmak gerekir. Nitekim dijital çağda geleneksel medya olarak tanımlanan radyo, televizyon ve gazete gibi kitle iletişim araçlarının etkisini giderek kaybettiği açıkça ortadadır. Günümüzde insanlar bilgi edinme, paylaşma ve habere ulaşma noktasında dijital medyayı, yani online haber sitelerini, forumları ve blogları tercih etmeye başlamıştır. Dolayısıyla artık etkili bir PR çalışması yürütmek için kişilerin dijital medyanın gücünden yararlanması, online mecralarda görünür olması ve hedef kitlenin karşısına arama motorlarında üst sıralarda çıkması gerekir.

 

Halkla ilişkilerde dijital medyanın gücüne dair ayrıntılı bilgi arıyorsanız, online PR’ın ne olduğuna ve nasıl yapıldığına dair yanıtları derlediğimiz şu yazımıza göz atmanızı öneririz.

  • Profesyonellerden destek alın!

Kişisel PR çalışmaları, odağına kişiyi de alsa temelde marka kimliğinizi oluşturmaya yardımcı olur. Yani yürütülen iletişim çalışmaları, adınızı bir markaya dönüştürmek ve hedeflediğiniz kişilerin markanıza dair algısını olumlu yönde etkilemek içindir. Markanızı başarılı bir şekilde faaliyet alanınızda, basın ve hedef kitleniz nezdinde konumlandırmak, profesyonelce yürütülmesi gereken kritik bir süreçtir.Bu süreci en iyi şekilde yönetmek ve doğru bir kişisel PR stratejisi izlemek için iletişim alanında uzman ekiplerden destek almak önemlidir. Böylece hem hata yapma riskinizi en aza indirebilir, hem de yaptığınız çalışmalardan alacağınız verimi en üst düzeye çıkarabilirsiniz.

Kişisel PR çalışmalarınızın tüm süreçlerini etkili yürütmek için B2Press yanınızda!

Görüldüğü üzere kişisel PR çalışmaları önemli hassasiyetleri olan süreçleri kapsar. Bu çalışmalarınızı en etkili ve profesyonel şekilde yürütebilmeniz için geleneksel PR ajanslarından farklı olarak, servis modeliyle hizmet veren B2Press online PR servisi, her aşamada size destek sunar. 50 ülkede 23 farklı dilde basın bülteni yazımı, dağıtımı ve raporlaması gibi hizmetlerin yanında, özel haber ve röportaj çalışmaları gibi aksiyonlarda da uçtan uca hizmet sağlayan B2Press, kişisel PR çalışmaları kapsamında kişilerin markalaşmasına ve olumlu algı oluşturmasına da yardımcı olur. Siz de kişisel PR çalışması yapmak istiyor ve deneyimli ellerin desteğine ihtiyaç duyuyorsanız, işe sayfanın yan tarafındaki talep formunu doldurmakla başlayabilirsiniz!

B2Press ile 50'den fazla ülkede basın bülteni dağıtmak mümkün.
Detaylı bilgi için hemen formu doldurun.
TEKLİF FORMU
Lütfen hedef ülkenizi seçiniz.
Lütfen geçerli bir isim giriniz.
Lütfen geçerli bir e-posta adresi giriniz.
Lütfen onaylayın.
© B2Press B.V.
B2Press
Gönderiliyor...
B2Press